merhaba

sanata, bilime, dayanışmaya, emekten yana siyasete ve sevdaya dair paylaşımlarla bilginin ve deneyimlerin örgütlenmesi çabasıdır "insanın" yolculuğu...

1 Ekim 2014 Çarşamba

"şimdi yeni şeyler/ söylemek lazım"



kurduğumuz cümlelerle sözü, sözle anlatmaya çalıştığımız tehlikeleri, pislikleri, acıları, ölümleri de eskitiyoruz.

"önümüzde çok tehlikeli bir dönem bizi bekliyor"
"bu acıya yürek dayanmaz"
"sermayenin ve faşizmin en ağır saldırıları..."


yukarıdaki cümleleri istediğiniz kadar çoğaltabilirsiniz. yıllardır her olay sonrası, her iktidar uygulamasının ardından, her çatışma ve bölgesel savaşta kullana geldik...

sözün ağırlığına karşılık gelecek eylemlerimiz yoksa, sözün içeriğine uygun önerme ve adımlarımız yoksa, ve her dönem ve olayda aynı cümleleri kuruyorsak bir sorun yok mu?

küçümsediğimden değil kesinlikle... acı yerinde ağır... saldırı altındaki sınıfın, azınlıkların, ötekileştirilmiş olanların yaşadıkları gün be gün çekilmez, dayanılmaz duruma geliyor...

söylemek istediğim; "şimdi yeni şeyler/ söylemek lazım" sözü eskitmeden, ağırlığına zarar vermeden, anlamsızlaştırmadan, dilimizde çürütmeden ve alışkanlığa, ezbere dönüştürmeden...;

alıştığımız, katlandığımız, kendimize tutsak ettiğimiz, bazen görmemek için başımızı çevirdiğimiz o kadar çok ölüm, o kadar çok katliam, o kadar çok acı, o kadar açlık, o kadar çok yoksulluk var ki ardımızda... bu yüzden nasırlaşmış yüreklerimize inat,

"şimdi yeni şeyler/ söylemek lazım"

salim çalık

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder