merhaba

sanata, bilime, dayanışmaya, emekten yana siyasete ve sevdaya dair paylaşımlarla bilginin ve deneyimlerin örgütlenmesi çabasıdır "insanın" yolculuğu...

22 Haziran 2013 Cumartesi

(evet) yaşam biçimine müdahale edilmiyor


diyorlar ki; kimsenin yaşam biçimine müdahale etmedik, etmeyeceğiz. son 3-4 yıl içinde kaç tane toplu tecavüz vakası gerçekleşti bu ülkede, kimi yerel mahkemelerde, kimisi yargıtay'da, kimisi dava bile açılamadan kapatıldı. evet tecavüzcülerin yaşam biçimine müdahale edilmiyor, yılda 7-8 bin işçiyi öldüren patronların iş cinayetlerine müdahale edilmiyor, yasaya aykırı biçimde çaykur'da, hava iş'te grev kırıcılığı yapan yöneticilerin işçi düşmanlığına müdahale edilmiyor, en küçük bir sendikal örgütlenme sırasında işçileri sokağa atan sermayenin sendika düşmanlığına müdahale edilmiyor, çoğu koruma talep etmesine rağmen günde 2-3 kadının öldürüldüğü erkek terörüne müdahale edilmiyor, yasaya aykırı biçimde 1 milyon çocuğun sanayi sitelerinde-sokaklarda emeğini sömürenlere müdahale edilmiyor, parasız eğitim -demokratik üniversite isteyen öğrencileri okuldan atan rektörün keyfiliğine, hapse gönderen yasaları yapan vekilin düşmanlığına müdahale edilmiyor.


evet sayın başbakan haklı kimsenin yaşama biçimine müdahale edilmiyor; bu yüzden binlerce kadın çocuklarının ve kendisinin yaşama tutunması için içişleri bakanlığına vesika başvurusunda bulunuyor, insanlar sabahın saat 05-06'sında 10-20 kuruş ucuz olduğu için bayat ekmek kuyruğuna giriyor, 900 tl ücretle yerin 400-650 metre altında kömür kazıyor, kimsenin yaşam biçimine karışılmıyor; bu yüzden milyonlarca kişi sosyal yardımlaşma ve dayanışma fonundan 500 kilo kömür 2 paket makarna alabilmek için kuyruklara giriyor... evet kimsenin yaşam biçimine müdahale edilmiyor; her fabrikanın, her sokağın, her caddenin, her ilçenin, her kentin köşelerinde birer deli dumrul (milyoner), korumalı, silahlı, öldürmeye veya lince hazır...

fakat; ne zaman serbest piyasanın taraflarından olan işçiler-memurlar hak talep etse ekonomik kriz-ideolojik, ne zaman öğrenciler-gençler bizi de dinleyin diyerek sokağa çıksa terör örgütleri-marjinallik, ne zaman kadınlar eşitlik dese doğur-evinde otur, ne zaman köylüler hakkını istese "ananı da al git", ne zaman iş güvencesi-temsilde adalet istense istikrar bozulur... sayın başbakan neden söz konusu olan sizin milyoneriniz, sizin kültürünüz, inancınız, isteğiniz olunca serbest oluyor da; söz konusu olan bizim yaşam biçimimiz ve isteklerimiz olunca müdahale ediyorsunuz. greve çıkınca, eylem yapınca, isyan edince karşımızda güvenlik, polis ve jandarma...

salim çalık